ince memed

yaşar kemal'in muhteşem eseri. kesınlıkle okunmalı kıtabın bana gore en guzel yerı dünyanın bütün kötülüklerine baş kaldır. bazen senin iyiliğin başkasının kötülüğüne de olabilir. kendi iyiliğine de baş kaldır.harıka bır basyapıt

dört ciltten oluşan muhteşem bir kitaptır. ilk cildi 1955, dördüncü ve son cildi ise 1987 yılında yazılmıştır. yaşar kemal bu kitabı yazarken ilk başta yarım bırakmış, sonra yazmıştır. ve her kitap ilk olarak hürriyet gazetesinde neşredilmiş, birer yıl sonra kitap olarak basılmıştır. konu itibariyle eşkıya'lık sistemini ele alan ince memed, cumhuriyet'in ilk yıllarında her türlü haksızlığa başkaldıran genç bir erkeğin asiliğini ve onun mücadele ruhunu işler. aslında, teknik olarak ilk kitap yeterlidir ama hem yaşar kemal'in efsane betimlemeleri hem de zulmün sürekli oluşu, kitabı 4 cilt yapmıştır. ince memed, yazıldığı ilk günden günümüze kadar yaklaşık 40 dile çevrilmiş ve gelmiş geçmiş en iyi türk romanı ödülünü almıştır. son olarak, bu kitap ne zaman aklıma gelse beni tebessüm ettiren bir ayrıntıyı barındırır. o ayrıntı ise şudur; ince memed her öfkelendiğinde, gözbebeğinin tam kenarında iğne başı büyüklüğünde bir çelik pırıltısı oluşur.

yaşar kemal'in yazdığı dört ciltlik türkü, destan..çukurova nın hikayesini anlatır ama tum insanlığın hikayesidir aslında. insanligin en saf hali karsimizdadir. aski, sevgisi , zulmü , ofkesi... türkü sevenler hic sıkılmaz bu kitaptan. anadolu yu hissettir dağıyla taşıyla... ilk aklıma gelenler: 1.cilt; ince memed in abdi aga yi öldürünce sevinememesi eşkıyalarin içinde yapayalnız kalisi. 2 cilt: ince memed in bir ağa öldürdüm bini geldi. köylü yü bir zulümden kurtardim bini geldi diyerek suçluluk duyması. 3.cilt: vali pir sultana sarayında ozel olarak ziyafet verir. her yemeğin en güzelini yaptırır.pir sultan bir lokma almaz. sorar vali niye yemedigini.pir sultan abdal: ben bu yemekten yiyemem der bu yemekte kan ter içinde çalışanın hakkı var, bu yemek zulüm yemegidir ben degil bunu kopeklerim bile yemez. hakkaten çağırırlar köpekleri bile yemez yemeği. vali gururuna yediremez pir sultan i astıriır. 4 cilt bu dünyada bin kere ölmeden bir kere dirilemezsin. köylüler toplanır cakirdikenlerini yakar. ortalık gündüz gibi olur.kitapta insana olan umut hic bitmez. (bkz: yaşar kemal)

ince memed akgöbek'den ünledi, buhurcular kulak verdi dinledi, on yedi kurşunu yedi ölmedi. (bkz: zülfü livaneli)

okumayan insanlar varsa çok şanslılar...

ingilizce'ye memed my hawk olarak çevrilmiş roman serisi.

(bkz: eşkıya) (bkz: cumali)

2. kitabı sarmadı ben de okumayı biraktım :(

insana ait özelliklerin çok iyi işlendiği yaşar kemal romanı. çukurova bölgesini de doğal güzellikleriyle çok iyi anlatmış yazar. özlicem seni ince memed :(

şöyle muhteşem bir bölümün olduğu destan. kitap değil, destan. --- spoiler --- allah, başkaldır ya kulum, demiş ve insan onun cennetine başkaldırmış. allah, başkaldır ya kulum, demiş, insanların bir kısmı başkaldırmış. onlar, allah indinde mutlu kişiler olmuşlar. bir kısmı, yani çoğunluğu, allah'ın emrine uymamış. allah onlara cehennemini vermiş. insan kendine, kendi yüreğine, kendi korkusuna toptan başkaldırmadıkça insan soyu bundan da beter olacak. aşağılanacak. zulüm, korku iliklerine işleyecek. insanlıktan çıkacak. bir solucandan da daha mutsuz olacak. solucanın gözü yok. kulağı, ağzı, dili yok. insanın var. insan soyu başkaldırmayı yemek, içmek, yaşamak, uyumak, çocuk yapmak gibi bir yaşama biçimi yapmazsa bugünden de bin beter olacak. içi boşalacak. duymayı, düşünmeyi, sevmeyi, sevişmeyi, dostluğu, arkadaşlığı, göğün, yerin, kurdun kuşun, akarsuyun, tanyerindeki ışığın, yürekteki sıcaklığını unutacak. allah buyurdu ki, ben sizi yarattım ki başkaldırasınız, siz beni dinlemediniz. önce kendinize, sonra başka insanlara, sonra her şeye, her şeye boyun eğdiniz. ne buldunuz, ne öğrendinizse, ne yarattınızsa hepsi boyun eğme üzerine oldu. ve boyun eğdiniz, ve boyun eğdiniz, ve boyun eğdiniz. boyun eğmeyenleri lanetlediniz, öldürdünüz, kustunuz. ve boyun eğdiniz, boyun eğmeyi yemek yemek, su içmek, sevişmek gibi bir yaşama biçimi yaptınız. ve de öldünüz. ve de solucandan beter oldunuz. daha da olacaksınız. --- spoiler ---

yaşar kemal denildiğinde akla gelen şaheseridir. --- spoiler --- büyük destan kahramanlarının en hüzünlü özelliği belki de şudur: hiçbiri aslında kahraman olmak istemez. ince memed de öyledir. o yalnızca annesi döne ve sevdiği kız hatçe'yle, nefesini çocukluğundan beri ensesinde hissettiği abdi ağa'nın zulmünden uzağa, çukurova'ya kaçıp kendi toprağını sürmek ister. ama bırakmazlar. zulüm görür, başkaldırır, başka çaresi olmadığı için vurur ve öldürür. ve efsaneleşir... devletin, ağaların ve onların maşası eşkıyaların binbir kıyıcılığı altında ezilen halkın istediği, hatta dayattığı kahraman olmak uğruna kendi hayatından vazgeçer. oysa aslında, kendisine türküler yakan köylülerin ona her zaman arka çıkmayacağını, ayağının tökezlemesiyle saf değiştirebileceklerini bilir. vurduğu abdi ağaların yerini daha kötülerinin, hamzaların, ali safaların, arif saimlerin alacağını bilir. ama buna rağmen her zaman elde tüfeğiyle, torosların bir köşesinde zulüm gören, zulüm içinde yaşayan insanların koruyucusu olur. köylüler, onu her zaman, kendi hayatını bir kenara itip bir zalimi daha ortadan kaldırmış olarak atını toroslara sürerken hatırlar. anısı da toroslara karışır ve doruklarda bir ateşe dönüşür. --- spoiler ---

Yaşar kemal'in yazdığı 4 ciltlik roman.okumayı çok istiyorum fakat elimde bitirmem gereken 3 kitap var.bir de zülfü livaneli'nin aynı isimli türküsü çok güzeldir. ince memed

"dünyanın bütün kötülüklerine baş kaldır. bazen senin iyiliğin başkasının kötülüğüne de olabilir. kendi iyiliğine de baş kaldır…"

bir bu kitap, bir de aylak adam uktedir içimde. hep okumak isteyip hiç o fırsatımın olmadığı iki kitap. özellikle ince memed liseden beri istediğim bir kitaptır. üniversite bitti ben hala alıcam....

muazzam bir eser ya. dört cildi dönemlere bölerek okuma kararı almıştım. uzun bir aradan sonra 3. cilde başladım. hiçbir şey kaybetmemiş güzelliğinden. sabırsızlıkla çeviriyorum sayfaları, bir yandan da biteceği için üzülüyorum.

son cildini geçen ay bitirdim. yine bir şeyler eksik kalmış gibiydi. yaşar Kemal devamını okuyucularının inisiyatfine bırakmış olmalı.

Şu an bu başlığı gördüğüme çok sevindim, yeni okumaya başladım 259 gelmişim. Acayip sürükleyici bir roman, karakterlerin yaşamış oldukları duygu değişimlerini bende kendi içimde yaşıyorum resmen, onlar sevinince seviniyorum, üzülünce üzülüyorum hele o apti ağaya bi sinirliyim ki anlatamam..

Ortaokulda okumuştum abartıldığını düşündüğüm bir eser

--- spoiler --- bir mahmut ağa gider, bir mahmut ağa gelir. bir ince memed gider, bin ince memed gelir. --- spoiler --- ayrıca izci ali ve kasabalı bir ağanın dostluğu ve aynı zamanda düşmanlığının anlatıldığı kısımlar okumaktan zevk aldığım bölümlerdendi. belki tekrar okumalıyım bu kitapları, 3-4 sene olmuş, eminim daha fazla keyif alırım.

Başım dertte benim bu seriyle. İlk iki kitabını okudum üçüncüyü yarım bıraktım. Sonra unuttum diye başa döndüm tekrar tekrar okudum. Üç sene olacak daha son kitaba geçemedim. Bitirebilenler bunu nasıl başardınız, size saygım sonsuz.

üstteki arkadaş gibi ilk iki kitabı okudum. çok severek ve bir ay içerisinde okudum. ama 3. kitap o kadar sıkıcı ki.. 8 ay önce başlamışım okumaya, hala bitiremedim.. edit: (#4053851) keşke böyle severek okuyabilseydim..

Üstteki arkadaş gibi ilk iki kitabı bende okudum. 3. ye geçmek nasip olmadı araya bişeyler girdi unuttum .Arkadaşıj 3. Kitap sıkıcıydı sözünden dolayı şimdi biraz temkinliyim 3'ü okumaya...

Bu ülkede ve özellikle taşrada işlerin nasıl yürüdüğünü anlamak isteyen herkesin mutlaka okuması gereken bir Yaşar Kemal eseri. Türkçenin yerel ağızlarının ve sözcüklerinin zenginliğiyle en yetkin kullanıldığı, Türk edebiyatının tartışmasız en nitelikli yapılarından biri. Neredeyse didaktik bir biçemle yazılmış Çukurova betimlemelerinin büyük bir yazınsal keyif verdiği ince memed serisi yabancılar tarafından da bizim tarafımızdan da birer kez sinemaya uyarlanmış ancak çok başarılı olamamış. Keşke çağdaş olanaklarla dört filmlik bütçeli bir anlatı olarak yeniden çekilse. Eyy Netflix haydi. En olmadı Ubisoft'cuğum o kadar Assassin's Creed yapacağına yap bir İnce Memed.

Okurken arada drama köprüsü dinleyince kitabın ruhuna dokunmuş gibi oluyorum .

bazı etkileri; hajshfagsah

Çok güzel açık dünya oyunu yapılabilecek olan yapıt. Hem kitabı okuyup hem RDR 2 oynamış olanlar söylediklerimi daha iyi anlayabilir. Eşkıyaların yaşadığı kamp alanı. Buradan ayrılıp sağda solda soygun yaparak yaşamını geçindiren eşkıyalar. Geniş Çukurova kırsalı ve yer yer yerleştirilmiş köyler. Çukurova = Saint Denis. Kızılderililer ve Kızılderili Şefi Rains Fall = İlk kitaptaki Yörük boyu ve başlarındaki adını anımsayamadığım adam. Grayler, Braithwaitler ve Braithwait Konağı = Ali Safa Bey ve Ali Safa Bey'in konağı. Pinkertonlar = Jandarmalar Hapishaneden adam kaçırma filan her yönüyle uyuyor. Şöyle bir oyunu yapabilseydik Türk kültürü adına müthiş bir kilometre taşı olurdu. Dünyanın dört bir yerinden insanlar Witcher 3 sayesinde Witcher kitaplarını okudu, Polonya mitolojisini araştırmaya başladı. Ki görece Withcer kitapları bayağı boktan kitaplardı. İnce Memed oyunu yapılsaydı insanlar Türk sosyolojisinin ve yazınının köpeği olurlardı. Unutmadan Dead Eye = Çelik Parıltısı

kitabın üçüncüsünde dördüncüsünde olanlara bıkmadan utanmadan diğerlerini de okudun yani diyecek vizyonsuzluğa sahibim